Çoğumuz bir ferdi olduğumuz toplumla kurduğumuz ilişki gereği ve daha geniş anlamda dünyaya dair merakımızı gidermek için medyayı takip ediyoruz.

İnsan temasta olduğu diğer şeyler/varlıklar gibi kullandığı eşya ile de karşılıklı etkileşim halinde. Bir eşyanın cansız olması bize etki etmeyeceği anlamına gelmiyor. David Hume algılarımızın kendimizi anlama ve etrafımızı anlamlandırmada oynadığı role vurgu yapıyor. Bu açıdan, kullandığımız eşya da ona yüklediğimiz anlama göre farklı manalara geliyor bizim için.

Mehmet Demirbaş ve Muhammed Sevim son dönemde dünyanın muhtelif yerlerinde yükseliş trendi gösteren aşırı sağ siyaset ve buna bağlı popülist akımları ele alıyor, bu olguları Euroscepticism (Avrupa şüpheciliği), göçmen akını ve kültürel dinamikler bağlamında değerlendiriyorlar.

Girişimcilik ve meritokrasi açısından benzer bir analizi iş aramak, profesyonel ilişkilerimizi geliştirmek, kariyer oluşturmak ve mesleki ilgi alanlarında paylaşımlarda bulunmak için kullandığımız LinkedIn platformu üzerinden daha geniş bir kitle için yapabiliriz. LinkedIn, kariyer odaklı kullanılan bir sosyal medya platformu olmasına rağmen, 2022 Ağustos ayı verilerine göre 200 ülkede 850 milyondan fazla üyeye sahip. Her hafta 45 milyon insan platform üzerinden iş ararken her ay 200 milyondan fazla iş başvurusu yine platform üzerinden yapılıyor.

Bireyselliğe aşırı derecede vurgu yapan günümüz kapitalizmi, başarı hikayeleri üzerinden lanse edilen “ben başardım” ve “kendi kaderimin yazarıyım” düşüncesiyle gelişiyor. Haliyle başarı gibi başarısızlığın kaynağı da doğrudan bireyin kendisi oluyor. Analizimizde örneklendirildiği gibi, karşılaştığınız zorluklar ancak bunu bir başarı hikayesine dönüştürebilirseniz, kendi reklamınızı yapabilir ve markanızı oluşturabilirseniz bir değer ifade ediyor.

Due to the importance of borders as defining feature for statehood, states deploy measures and infrastructure to secure their borders and manage cross-border movements. To this end, governments resort not only to physical barriers but also to mechanisms such as visa requirements, consulates, and airline officers. They also benefit from digital technologies and “smart borders.” They even need the engagement of third countries to control the mobility and security of their borders.15 Following these developments, this paper aims to examine how the concept of the border has been transformed and discuss how states respond to the challenges posed by increased mobility.

Türkiye’de Kemalist ve/veya Ulusalcı olarak tanımlanan ve kendilerini ülkenin kurucusu ve yegane sahibi olarak nitelendiren insanlar, bugüne kadar yapageldikleri Batılılaşma vurgusuna rağmen demokrasi, insan hakları, hukuk devleti ve eşitlik gibi kavramları bir türlü içselleştiremediler ve bunlara yönelik diğer gruplardan gelen talepleri de görmezden geldiler.

Along with the “Arab Spring” that broke out at the end of 2010 and the escalation of the civil war in Syria after 2011, the countries in the region, notably Turkey, and Europe faced an unprecedented influx of migration, resulting in a refugee crisis in the EU in 2015.